Eylül 11, 2013

2001 Krizi,İşletmelerin Yaşam Döngüsü ve Öteleme



Rüştünü ispat etmiş önemli gurular bir işletmeyi ya da organizasyonu insan hayatına benzetirler.Yani doğum,büyüme,gelişme,yaşlanma ve ölüm.Buna bir insan her ne kadar çalışıp engel olamıyorsa da işletme ve organizasyonlar insandan farklı olarak sadece öteleyebiliyorlar.Elbette doğma,büyüme ve gelişmeyi değil aksine yaşlanma ve ölümü öteleyebiliyorlar.Bu hususta benimde kendi ailemin işinde karşılaştığım,yüzleştiğim ve ötelediğim bir durum var ki onu sizlerle paylaşmak istedim bugün.

Sene 2001 bir kriz patladı ki sormayın gitsin.Düşünsenize krizin patlak verdiği günden yaklaşık bir hafta önce toptancıdan aldığınız tek parça giysinin satış fiyatı yirmi bir milyon iken(21TL) tam bir hafta sonra yani kriz günü sipariş verdiğiniz anda toptancınız size parça başına fiyatın yirmi bir dolar(21$) olduğunu söylüyor.Bu sadece bir örnek.Bunu çoğaltabiliriz fakat hissetmeniz için biraz daha açmak istiyorum.Perakendeci bir ürünü alıyor onun üstüne kâr koyup satıyor tam bu anda hemde kriz çıkmışken ve insanlar yarınını göremediği için biraz daha ihtiyatlı davranıyorken ürün fiyatları zıplıyor.Elbette bunun adı kaybet-kaybet.İplikçi kumaşçıya iplik satamadı,kumaşçı toptancıya kumaş satamadı,toptancı perakendeciye ürün satamadı ve perakendeci de müşterisine ürün satamadı.Tamamıyla bir korku film senaryosu değil yakın tarihimizde,diğer sektörleri bir tarafa bırakırsak ki orada da aynı hikaye yaşanmıştır,tekstil sektörünün çatırdamasının ve bu sektörün üretim anlamında yurt dışına muhtaç olmasının ve ayrıca iç pazarda da nakdi sağlam firmaların cirit oynamasının sebebidir.

Tüm bunları neden anlattığıma gelecek olursak;


Sahibi olduğumuz firma ayaklarını yere sağlam bastığı için,nakit akışımız iyi olduğu için ve firmamızı sahip olduğumuz nakit ile yaşatabildiğimiz için tüzel şahsımız ölmedi.Ölebilirdi de,ama hayatta tutmak için çok çaba sarf ettik.Para kazanmak için yapılan ticaret yaklaşık altı sene aksine bize para kaybettirdi.Ve son tahlilde bizde değişen şartlara ayak uydurmamız ile tekrar eksi halimize döndük.Elbette bu süre zarfında yakından tanıdığımız ilişkilerimizin olduğu ve alış verişimizin olduğu hatta komşu olarak nitelendirilebilecek pek çok firma battı,mağazalar kapandı ve el değiştirdi.Senede milyon parçalık yurt dışı ve içi satış yapan "bana bir şey olmaz" diyen nice firma sahipleri ekmeğe muhtaç kaldı ve çocuklarına ekmek götüremedi.Halkına bunları yaşatan devletçik yönettiğini sanan hatta evcilik oynayan o koca ama nokta kadar adamları kınarken son bir noktaya daha parmak basıp bugün ki konumuzu da sonlandırmak istiyorum.
Devletin başında evcilik oynayan çocuklar

Şuana kadar bir işletme için yaşlanmayı ve ölmeyi nasıl ötelediğimizi anlattım ve öteleyemeyenleri.Kendi aile işletmemden bir örnek daha vereceğim.Anlattığım gibi hayatta kalmaya çalışırken biz bazı nüansları gözden kaçırdık aslında kaçırmak zorunda kaldık da diyebilirim.Dükkanlarımız kapanmasın diye düşünüp ihtiyatlı davranırken dükkanların iç dekorasyonunu değiştirmeyi düşünemedik belki düşünmek istemedik.Lakin,krizin son bulması ile hareketlenen iç piyasada bizim hala yürüyor oluşumuz sektörümüzü öldü olarak nitelendirmemize sebep olmuştu.Fakat,kriz son bulmuştu ve yaptığımız işle iç piyasada çok iyi paralar kazanan firmalar vardı.Bu durum,kriz sebebiyle rafa kaldırdığımız bir takım aksiyonları gün yüzüne çıkardı.Evet biz yaklaşık on senedir mağazalarımızı yenilemiyorduk haliyle müşterinin mağazalarımızdan sıkılabileceğini aklımıza getiremiyorduk.Her şeyi Hak'tan görür ve nasip olarak değerlendiririz ya,Allah'ta aklımıza bir fikir nasip etti de kriz sebebiyle unuttuğumuz değişim ve dekorasyon ikilisini hatırladık.Ardı ardına iki senede iki mağazamızı dekore ettik ve 90-01 arası kadar olmasa bile, ki 90-01 arası tekstilciler için bir yükselme devridir, tekrar yükselişe geçtik. Allah'a şükürler olsun.

Sonuç olarak,unutmamız lazım ki işletme gurularının söylediği gibi işletmeler tıpkı bir insan gibidir.Fakat insandan farklı olarak biz bazı noktalarda onları ölümden kurtarabilir,ataletten kurtarabilir,yaşlanmasını engelleyebilir ve sürekli büyüyen ama yaşlanmayan bir hale sokabiliriz.Tüm bunlar için ise hislerin iyi,mevcut işletme koşullarının riskten uzak bir halde olması ve dayanma gücü ve sabır ikilisinin olması gerekiyor.Allah her birinizin gönlüne göre versin.Sağlıcakla kalın.Selamlar.